Herkese merhabalar. Yazı dizimizin bu bölümünde ilişki dinamiklerini “Kolaylaştırıcı Ezoterik Şifa Metodu (KEŞM)” ile yaptığımız çalışmalar çerçevesinde değerlendireceğiz. Özellikle ikili ilişkilerimizdeki karmik unsurlar bu enkarnasyonumuza ne denli etki etmekte ve güncel ilişkiler içerisinde edilen yerli – yersiz yeminlerin bu hayattaki diğer ilişkilerimizi - ve hatta bir sonraki hayatlarımızdaki potansiyel ilişkilerimizi - nasıl etkileyebilir, buna bakacağız. Tabi son dönemin popüler spiritüel öğesi olan “Ruh Eşi / İkiz Alev” gibi kavramlara da değineceğiz. Keyifli okumalar dileriz.
Şimdi biraz dünya bir toz bulutuydu geyiği gibi olacak ama biliyorsunuz, bizler insan olarak bu dünya okulunda deneyimler yaşayan, tekâmül planlarımıza uygun bir şekilde bir şeyler öğrenen ve yeri geldiğinde de öğrenemediklerimizi tekrar başka yollarla öğrenmeye gelen varlıklarız. İnsanın bu ilerleme ve tekâmül motivasyonunda da ilişkiler kendisine önemli yer buluyor. Olaya sadece eş – dost / karı – koca minvalinde bakmamak lazım. Tekamülümüz açısında ilişki dendiğinde aile ilişkilerimizden arkadaş ilişkilerimize ve hatta bazen koca bir hayatta sadece beş dakika konuştuğumuz kadersel karşılaşmalara uzanan bir yelpazeden bahsediyorum.
İlişkilere çakralarımız üzerinden baktığımızda tüm çakralarımızın önemli olduğunu söyleyebiliriz. Öncelikli olarak sakral çakramızın dengesi, sağlıklı bir ilişki için önemlidir çünkü kök çakrada temel dinamik “BEN” üzerinden ilerlerken sakralda “SEN” duygusuna geçiyor ve tüm ilişkilerin temelini oluşturuyor. Konu ikili ilişkiler olduğunda ister istemez diğer çakralarımızla alakalı dinamiklerin dengesi de öne çıkıyor; sevgi, güven, aidiyet, ifade… Tabi ilişkinin iki kanadında da bu dinamiklerin bulunduğu denge seviyesi, bir ilişkinin yapısını inşa ediyor. Şimdi X ve Y’nin oluşturduğu bir ilişkiyi ele alalım. Mesela ilişkinin X kanadında sevgi dinamiğini %40’lık bir büyüklükle ifade edelim. Y kanadının dinamik boyutu da %90 olsun. Bu dinamiklerin ilişkiye sunduğu katkı basit bir ortalama ile ifade edebilmek çok mümkün değil. Yani o ilişkideki sevgi dinamiği ortalama %65 diyemeyiz çünkü bazı durumlarda X, Y’yi ilişki içerisinde kendi seviyesine indirgeyebilir. Bazen de Y, X’i kendi seviyesine yükseltebilir. Bu da elbette ilişki içerisinde çeşitli istikrarsızlıklara yol açabilir. Bunu diğer dinamikler için de düşündüğünüzde her bir ilişkinin bambaşka bir potansiyele sahip olduğunu görebilirsiniz. Bu sebeple çakra tarafından baktığımızda, sağlıklı bir ilişki için çakra dengelerinin ilişkinin iki tarafı için de önemli olduğunu bilmemiz önemlidir.
Elbette ilişkilerin temelinde, çakralardan daha önemli karmik bağlara sahip olan varlıklar olduğumuzu belirtmek isterim. Her bir yaşamımızda onlarca, yüzlerce ve belki çok daha fazla enkarne olmuş ruhla iletişim kurduğumuzu gözünüzde canlandırın. Yaptığımız çalışmalarda gözlemlediğimiz, genel olarak ruh grupları tekâmül yolunda birbirlerine yakın bir çevrede tekrar bedenlenmeyi seçerek farklı senaryolar ve hikayeler üzerinden ruhsal gelişmeleri için bir deneyim yolunda. Bu sebeple bu yaşamımızda annemiz ve babamız olan ruhlar geçmiş bir yaşamımızda aile içinden başka bir birey ya da bulunduğumuz çevrede iletişim kurduğumuz aile dışı bir birey olarak hayatımızda yer almış olabiliyor. Tabi çok daha fazlası.
Hal böyle olunca elbette ilişkilerimiz içerisinde işleyen çok farklı ve kompleks karmik dinamikler yer alabiliyor.
Bir örnek ele alalım.
Özellikle bir partnerin içinde yer aldığı, ilişki şifalandırma üzerine bir seans açtığımızda büyük oranda KEŞM bize bu iki insanın öncelikli temizlenmesi gereken karma veya karmalarını buldurabilmekte. Bir tane karma demek, bu iki insanın kısa veya uzun süreli yaşadığı ilişkinin, çalışma yaptığımız kişinin hâlâ üzerinde taşıdığı tüm etkiler demek. O karma kıskançlıktan kaynaklı cinayetle sonuçlanmış bir ilişki de olabilir, bir savaşta eşini kaybeden bir insanın ilişkisi de… Karma içinde de bu ilişkinin kişi üzerinde özellikle bıraktığı duygusal izler, inançlar, belki bir daha ilişki kurmamak üzerine ettiği yeminler, farkında olmadan yaptığı anlaşma / sözleşmeler (önceki yazıları okumadıysanız 2. Yazıya özellikle göz atmanızı tavsiye ediyorum.) ve benzeri KEŞM aracılığıyla ortaya çıkabilecek unsurlar bulunabiliyor.
Kısacası karma ve unsurları, kişilerin çakra merkezlerinin dengelerinden birkaç tık daha önemli.
İlişkiler tarafına “Atalar” tarafından da baksak yine karşımıza karmik öğelerin çıkması fazlasıyla muhtemel. KEŞM Günlükleri yazı dizimizin “Atalar” bölümünde de bahsettiğimiz üzere, kişi sebepsiz yere, sadece bir gen havuzunda dünyaya geldiği için tanımadığı büyük büyük bir akrabasının travmasını taşımıyor. Olayın arka planında yine, kişinin bir enkarnasyonunun veya versiyonunun içinde olduğu bir durum olma ihtimali ve yukarıda saydığımız gibi, o karma içerisinde ele alınması ve çözülmesi gerekebilecek çokça unsur bulunması fazlasıyla muhtemel.
Şimdi günümüzün popüler kavramları olan “Ruh Eşi” ve “İkiz Alev” konusuna gelelim. Hatta bu konuya değinirken, ileride daha detaylı değineceğim antik kentlerin enerjileri ve alanımızdaki negatif versiyon enerjilerinin nasıl tetiklenebileceğinden de bahsedeceğim.
Dönüp baktığımızda “Ruh Eşimi buldum” yaklaşımı alışık olduğumuz bir konu. Misal “Fatma ve Murat ne kadar da birbirlerine benziyorlar, tam da birbirleri için yaratılmış” gibi çevrenizde örneklenebilecek tanıdıklarınız illa olmuştur. Peki ruh eşi veya eş ruhlar tam olarak nasıl bir ilişkiyi kapsıyor?
Dünya üzerinde tekâmül eden bir ruh, genel olarak bir ruh ailesine bağlıdır ve bu ailedeki ruh grubu üyeleri o ruhla paralel – eş ilerleyebilecek benzer potansiyellere sahip olabilir. Ruh eşini düşündüğümüzde genelde aklımıza farklı cinsiyetteki romantik ilişkiler gelse de x bir kişinin aynı zaman çizelgesinde birkaç tane ruh eşi olabilir. Bu kişiler farklı yaş, ırk ve cinsiyette de olabilir. Kimisi yetmişinde bir dede, kimisi daha pusette Afrikalı bir kız çocuğu. Eş ruhlar elbette birbirini bulduğunda ifade edilemeyecek nitelikte bir sıcaklık, yakınlık ve mutluluk enerjisi hissedebilir. Uzun süredir görüşmediğimiz ve sevdiğimiz bir tanıdığı tekrardan bulmak gibi bir hissiyat... Göreceğiniz üzere işin elbette romantik tarafı olabilir. Eş ruhlar, yaşam planlarını beraber bir ilişki yaşayacak şekilde planlayabilir ama bir yandan da bu şart değildir. Yaptığımız çalışmalar çerçevesinde elbette etrafımızda ne kadar ruh eşimiz olursa, daha keyifle tekâmül yolunda ilerleyebileceğimizi söyleyebilirim.
Son dönemde ruh eşi kavramından daha da popüler olan bir kavram var: “İkiz Alev”.
“İkiz Alevler Toplanıyor! (Pilavlı mezunlar günü)”, “İkiz Alevinizi Uyandırın! (Kalksın sofrayı kursun)”, “İkiz Alev Aslan Parçası (Biraz Sezercik kıvamında oldu bu ama olsun)
“İkiz Alev” spiritüel açıdan önemli bir kavram. Dualite ve ruhsal yasalarca tekâmül ettiğimiz bu evrende, iki ruh ilk enkarnasyonları ile tekâmül alanına geçmiş ve bedenlenmişse, bu iki ruh “İkiz Alev”dir. İkiz alevlik, bir okulda sıra arkadaşlığı gibidir ve bu birliktelik tamamen ruhsal ilerlemeyi, ışık yolunda tekâmül etme motivasyonunu barındırır. Bu ruhlar bazen aynı dönemde enkarne olmayabilir, yeri geldiğinde farklı cinsiyetle tekâmül etmeyi seçebilir ama özellikle ruhsal anlamda yol kat etmeyi arzuladıklarında ona göre bir yaşam planıyla zaten dünyaya gelmeyi tercih eder ve karşılaşmaları illaki olur. Bu karşılaşma, ruh eşine oranla daha romantik diye tabir edebileceğimiz şekilde gerçekleşecektir ama ısrarla belirtmemiz gerekir ki, ikiz alevlerin bu dünyada tekrar bir araya gelme amacı sadece meşk etmek ya da dünyevi bakış açımızla bir gönül meselesi değildir. Bu iki ruh bir araya geldiğinde önemli bir alan oluşturur ve maneviyat yolunda ilerlemeleri potansiyeli artmaya başlar. İkiz alevlerin karşılaşmaları birbirlerinin güçlerini artırır.
Elbette burada dikkat çekmemiz gerekecek hususlar var.
Ruhun ana yolculuğunun arzusu ışıktır. Ruhu bu yoldan caydırabilecek negatif etki ve tesirler, dualite yasasının evrendeki bir yansımasıdır. Temelde ruhun enerjisini de ele aldığımız zaman aslında nötrdür. Ruh, yaşadığı enkarnasyonlardaki davranışlarıyla ışık yolunda olma liyakatini gösterebilirse ona göre ışığı güçlenebilmekte ve kendisinin en iyi versiyonuna gitme yolunda başarı kazanabilmektedir. İkiz alev kavramı da ruhun bu yolculukta ruhdaşı ile bu yolculukta ilerlemesidir. Aslında yukarısının küçük bir özeti gibi oldu ama burada özellikle pozitif / negatif konusuna değinmek istiyoruz.
Daha önceki KEŞM yazılarında da üzerinde durduğumuz pozitiflik / negatiflik konusu “İkiz Alev” kavramı için de önem teşkil ediyor. Şayet ruhun bu yolculuğunda ruh yerinde saymış, ışık yolunda uzun soluklu kalamamış ve negatif karmalarla alanını ağırlaştırmışsa “İkiz Alev” karşılaşmalarında ortaya pozitif bir güçten çok, kişi üzerindeki ağır negatif karmaların ve enerjilerin versiyonları baskınlaşmaya ve ikiz alevlerin ışık yolunda yürümesini desteklemekten çok karanlıkta kalmasına ve etrafındaki ışığı çalmasına sebebiyet verecek bir durumun ortaya çıkmasına sebebiyet verebiliyor.
Uzun bir cümle oldu, kısacası şu; özellikle ikiz alevlerden en az birisi negatifi diğer ruhun ışığına oranla ağır basan bir ruhsa, yaşanan karşılaşma ruhun ışık motivasyonunda değil, karanlığa çekilme tarafında gerçekleşiyor. Günümüz de buna tuz biber ekecek olaylar da var.
Günümüzde amacı dışında düzenlenen ikiz alev kamplarında ikiz alev enerjileri uyandırılmaya çalışılıyor.
İkiz alev temelde uyandırılacak bir enerji değil, iki ruhun bir yaşam planında anlaşarak tekrar karşılaşmasını barındırıyor. Bu bilinçle ışığın hayrına diyerek saf bir niyetle bu karşılaşmanın olmasına niyet etmek, yaşam planınızda karşılaşmanızın hızlanmasına katkı sunabilir ama belki de x ruhu, bir ikiz aleve sahip ama başlangıçtaki saflığından çok uzakta olduğu için x ruhu yeni yaşamlarında ikiz aleviyle takılmak istemiyor, çünkü x ruhunun ışığı ve amacı diğerinden çok daha yüksekte. Ama ne oluyor? X ruhu bir etkinlik görüyor, ikiz alevler uyanıyor diye, böyle antikli bir yerlerde kamp programı, meditasyonla ikiz alevler uyandırılacakmış, aa katılayım diyor. Gidiyor, atraksiyonlar, meditasyonlar. O ikiz alev bağlantısı bir canlanıyor x ruhun. Yukarıda o bağlantıyı kullanmadan gelmeyi istemesinin amacı varken durduk yere bu hayattaki enkarnasyonuna diğer alevden negatif akış ve etki gelmeye başlıyor. Aralarındaki negatif karma ve bağlantılar da uyanıyor. Sonrası bu etkinlikten sonra neden böyle oldum, başıma neden bunlar geldi.
Bir de bu kampları normal yerde de yapmıyorlar. Sevgili takipçilerim, okurlarım, arama motorlarından bu yazıyı bulmuş sevgili dünya vatandaşları; gün yüzüne çıkarılan bir medeniyet kalıntısı, antik kent ya da bir tapınak da sadece saf sevgi titreşimlerinin olabileceğine inanabilecek kadar iyi niyetli misiniz, yoksa biraz saf mı? Alanımızda yer kaplayan karmaların sadece basit karşılaşmalarla, bir coğrafi bölgeye gitmekle tetiklenebileceğini hatırlatmak isterim. (Lütfen eski KEŞM yazılarına göz atın.) Hele hele biz alanımızdaki negatif yükleri, karmaları, halen geçerliliğini sürdüren karmik kontratları kendimizden temizlemeden, alanımızda şu an sahip olduğumuz şahsi versiyon enerjimizden daha güçlü negatif versiyonlarımızın bizi manipüle edebileceğini ve bu yaşamda yüksek benliğimizle kurduğumuz bağlantıdan daha çok söz sahibi olabileceklerini size yine anımsatmak isterim. Bu tür bölgelerde yapılan tüm kamplarda, kamp içeriği ne kadar ışık taşıyor, tam olarak neyi amaçlıyor, bunları gerçekten ışık ve sevgi süzgecinden geçirerek karar verin. (Özellikle antik kentlerin enerjileri üzerine ayrı yazılarda önemli bilgileri sizlerle paylaşacağız.)
Sizin zaten bir ikiz aleviniz varsa, vardır. Bu yaşam planınızda zaten bir kontrat oluşturduysanız zaten karşılaşırsınız ve tekâmül yolunda ilerlersiniz. İkiz alevi sadece duygusal bir ilişki gibi düşünüp de içsel anlamından çok uzak bir şekilde uyandırmaya, aktif etmeye çalışmanız ruhlarımızın yolculuğu için zaten gerekli değildir çünkü zaten planlanmışsa bu gerçekleşir ve lütfen anımsayın, ikiz alevler buluştuğunda ruhsal yolda ilerlemek için güçlü bir birliktelik oluşturmak için tekrar buluşur, sabah Kadıköy’de serpme kahvaltıcıda kahvaltı etmek için değil. Bazen bu tür kavramlar, ruhsal yolda ışık yolunda ilerleyen insanları yolundan çeldirmek için bile engel haline gelmeye başlayabilir. İkiz alev ve benzeri kavramlar ruh için birer araçtır sadece, ruhun hayat amacı değil.
Son olarak kişinin eş ruhları ve ikiz aleviyle de karmik ilişkilere sahip olabileceğinden bahsedeceğim. Nihayetinde sonsuz bir tekâmül döngüsündeyiz ve farklı zaman çizelgelerindeki gerçekliğimiz, şu an yaşadığımız kişi olarak sahip olduğumuzdan çok başkaydı. O dönemin şartları, gerçekliği ve bizim karakteristik farklılığımız o yaşamda ilginç ve şu an baktığımızda olumsuz olarak ele alabileceğimiz seçimler yapmamıza sebebiyet vermiş olabilir. Haliyle bu olumsuz / negatif seçimler kişiler arası karmaların da oluşmasına ve bir sonraki enkarnasyonlarda çözülmek üzere karşılarına çıkmasına sebebiyet de verebilmekte. Karşınıza ruh eşlerinizden biri ya da ikiz aleviniz çıkarsa önce halletmeniz gereken bazı karmalar da olabilir kısacası.
İlişki, ruhun tekamülü için önemli bir başlık. İlişki üzerinden açılan KEŞM seanslarında ucu başka yerlere de uzanabilecek çözümlenmeler ve şifalanmalar gerçekleşebiliyor. Kazdıkça alttan bir şeyler çıkma potansiyeli yüksek olduğu ve her ruhun göreceli bir potansiyele sahip olmasından ötürü, ilişki kayıtları ile sabır ile düzenli çalışman yerinde olacaktır.
KEŞM Günlükleri yazı dizisini 11’e tamamlamaya niyetiyle bu yazıyı burada sonlandırıyorum. Dilerim sizler için bazı sorularınıza cevap verici ve bir o kadar da kafanızda yeni soruların oluşmasına vesile olabilmişimdir.
Sevgilerimle.
Taner Tözün
Ağustos – Kasım 2022